>Hey Nigga, yine saçmaladım ben.

>

Amerikan filmlerinde zencilerle zencileri arkadaş yapmalarını, zencilerle zencileri konuşturmaları, sinirime dokunuyor.
Niye yani?
Bir araya getirseler de, bu kesinlikle bir komedi filmi olur.
Obama başkan oldu da neye yaradı?
Yalnız Türkiye’yi bıraktım artık,
Amerika’daki zencilerin derdindeyim.
Böyle bir giriş yaptım.
***
Tüyapta neler mi oldu?
Bir kere omuzlarım, belim, boynum tutuldu.
Yarışmada alınan parayla yaklaşık 20 tane kitap alındı.
Ama sınavlar yüzünden daha hiçbirine başlanamadı.
Etraf kendini yeni keşfeden abazanlarla dolmuş taşmış.
Birbirini kesenler falan hak getire,
Geli masamıza numara bırakanlardan mı bahsedeyim, 
Bizden telefon numarası isteyenlerden mi?
Liseli gören yanaşıyor.
Yeter.
Böyle tipler de yok değil
Okuldaysa herşey iyi gidiyor.
Sınavlar başladı, onun koşuşturması içindeyiz.
Arada derslerde sıkıldıkça Kediciğin saçlarıyla oynuyorum.
Tamam biraz garip bir arkadaşlığımız var kabul ediyorum.
Ama çok eğleniyoruz lan.
Kedicik uyurken saçlarıyla şaheser yaratıyorum aslında ben

Tüyap işte

***
Geçen gün resim kursundan dönerken ,eskiden allahın her günü aşağıya inip oynadığım parkı gördüm.
Yok ya, zaten uzak değil de,
okuldan dolayı gördüğümüz mü var?
Yaşadığım çevreye karşı yabancılaştım resmen.
Gittim salıncakta oturdum falan,
Yeni jenerasyonu izledim.
Bazılarını tanıdım,
anneleri gezdirirdi arabayla,
Şimdi küfrediyorlar,
futbol oynuyorlar.
Bir de bir ağaç vardı,
çam ağacı.
Hergün dallarında sallanırdım,
Maymunluk yapardım,
“Büyüdüm ben”
demek isterdim belki de.
Aşağıdan parta hoşlandığım velet ağacı sallardı.
Çok romantikmiş gerçekten.

Böyle tam tepesine otururdum.
Güvenlik annemi arardı,
“Noldu Emir bey?”
 “efendim kızınız…”
“hazal mı”
“evet”
“yine mi”
“…”
“bi uyarıver sen yine emir bey” 
“elbette”
adam bıktı tabi,
Her gün çıkıyorum sallanıyorum,
İnmiyorum da,
kovalıyor yine inmiyorum.
Üstünde dondurma yiyorum
Kazık kadar oldum,
Yine çıkasım geliyor 
ama ben gittikten sonra yeni Hazallar için
önlem alıp alt dalları kesmişler.
***
Sonra da şuan oturduğumuz binanın yeşilliklerle çevrili yoluna geliyorum.
Eskiden burayı arkadaşımdan bilirdim,
Şuan oturduğumuz binada otururlardı.
ne kadar güzel değil mi?

 Her okuldan dönüşte bu yoldan yürüyorum.
Güneşli havalarda da,
Sonbaharda yapraklar dökülmüşken de,
Her yer karlarla kaplıyken de,
Bu yol her zaman muhteşem görünüyor.
***
Okula servisle gitmeyi aslında pek sevmiyorum.
Çok uyuşuk yapıyor insanı.
Sabahın köründe uyanıyorum,
Hazırlanıyorum,
kahvaltı falan yapıyorum .
Sonra biniyorum servise,
bir gözüm açık uyuyorum.
Neden bir gözüm açık, geçen sene kaza yaptık da ondan.
Tırsa tırsa gidiyorum.
Hala ,servisin hali, milletin ağzından burnundan akan kanlar hatrıma geldikçe
istemeden de olsa ürperiyorum.
Dönüşlerde ise, genelde kitap okuyorum.
İşte bu yönünü seviyorum.
Tam kitap okumalık ,
bir saat sürüyor yolculuk.
İkinci kez okuduğum bir kitap var şimdi elimde,
İşte sınavlar yüzünden ara vermek zorunda kaldım.
Oğuz Atay’ın tutunamayanları.
Pembe olarak yazdıklarım kitap hakkında bilgi veriyor okumak istemeyen atlasın 🙂
Muhteşem bir kitap.
Bana göre, bir başyapıt.
O kadar ince ayrıntılar var ki kitapta.
Ve mizahi bir dille yazılmış,
Ama herkesin anlayabileceğini sanmıyorum.
Çünkü çok ince espiriler,
Ve çokça tarihi, felsefi bilgiler var.
Yani kitabın içinde geçiyor,
anlamayan biri orada o cümleyi es geçiyor.
Eminim benim de gözden kaçırdığım birçok bölümü vardır.
Selim Işık Ve Turgut diye iki ana karakterimiz var aslında.
Selim Işık, Turgut’un bir arkadaşı.
.Selim ölünce Turgut onu ve kendisi dışındaki arkadaşlarını 
çok az tanıdığını farkediyor ve Selim’in yaşamını, o öldükten sonra keşfediyor.
Arada manzum bölümler de var.
 Ben gerçekten çok sevdim.

var ya hocalar bi görse sıraya yazı yazdığımı falan…
konudan konuya atladım farkındayım.
Ama orjinal 
( okuldaki dil ve anlatım hocamız olsa atlardı ” hazal, kaç kere söyleyeceğim, orjinal değil orijinal, orijinal ! )
bir yazı olduğunu düşünüyorum..

SonBirŞey
gençlik hali tabi
Bon Jovi Geliyoor 🙂 
onunla ilgili hikayeyi formspringte anlatmıştım.
Ya işte  böyle.
Gitmek istiyorum,
kaçıramam.
-hazalhazalhazal-

About hazellova

Hayallerin Peşinde Koşan Kız
This entry was posted in Anı, çocukluk, bon jovi, hazal, kedicik, okul, TÜYAP. Bookmark the permalink.

12 Responses to >Hey Nigga, yine saçmaladım ben.

  1. >:)))bu bir deneme yazısı olmuş.bi yerden girip başka yerlerden çıkmışsın.hayat tadında.:)park kısmı en tatlı bölümü.:)tutunamayanlar.süper.gerçekten de bu roman "tutunamayanlar" sözcüğünü de dilimize kattı.selim ışık. o bir ışık.turgut benol. ben-ol.bon jovi. müthiş.baksana, bu yazın, diğer yazılarını aştı.:)hem sevimli, hem duyarlı, hem gözlemci, hem araştırma, kültür dayanağı var.ayrıca, sen bir izlenimcisin, bence.:)kendini anlatmadığın, izlenimlerini anlattığın halde, kendini anlatıyorsun.:)bu yoğunlukta, böyle bir yazı, farkında olarak yaşadığını gösteriyor.son müzik yazımda, oğuz atay, var. ne tesadüf.:)

  2. Hazel says:

    >çevremi incelemek en büyük tutkum.Yazını görmedim ben.Bakıyorum hemen :)tesadüfler insanları birbirlerine bağlıyor.Bu yüzden her tesadüfün bir nedeni olduğuna inanırım.Bu da zaten onları tesadüf değil kader yapıyor.Ama yine de tesadüfler.yorumun için çok sağol :)yine akşam akşam mutlu oldum :)iyi geceler.

  3. 8ex-en8 says:

    >Şu telefon alma-bırakma dalgasını hiç yapmadım da bazen keşke yapsaydım dedigim de oldu. Geçti tabi bizden o devirler. Yalnız elamanın nosunu begenmedim. Eğer ben bıraksaydım kesinlikle kaydetmeseler bile akıllarında kalırdı. Güzel numaralara sahip insanım bunu da şimdi farkettim 🙂

  4. MKumsal says:

    >Vay be yazıyı okurken eğlendim resmen. Daldan dala atlamışsın ama çok eğlenceli olmuş. :)Parkınız çok güzelmiş, küçükken tırmandığın, tepesinde dondurma yediğin ağaçları görmek güzel olsa gerek. Servisle gitmek hiç bir zaman nasip olmadı çünkü hep karşı çıktım, yürümeyi seviyorum. Ama 1 saat yol dediğine göre pek yürünecek yakınlıkta bir okulun yok. Anladım seni şeker.Tutunamayanlar güzel bir kitap diye daha önce de duymuştum. Sanırım babam demişti. Okunmalı sanırım ya. Peeki o zaman iyi geceler =)

  5. !ancelina! says:

    >hahaXD süpersin sen yaa,çok güzel olmuş bence sabaah sabah okudum enerji geldi banada.. bir liseli gördüm sanki bu blogda:) bende lisede okyorumda ondan söledim tek değilmişim yani:)

  6. Hazel says:

    >8ex-en8 : aman boşver zaten.Pek hoşumuza giden bir durum değildi açıkcası.Apaçinin tekiydi o noyu bırakan.Sonradan arayıp ağzının payını vermek eğlenceliydi ama :)@MKumsal : çok teşekkürler :)evet, parkımı ben de çok severdim.Ki sadece ağacını göstermişim.Belki sonra tamamını koyarım :)Ben de eskiden yürüyerek giderdim fakat lisede bu pek mümkün olmuyor.40 km falan var sanırım.Dolanıyor bir de bir saati buluyor o yüzden.Tutunamayanları okumanı tavsiye ederim.Ama insanın onu okuması için bayağı bir boş zamana sahip olması gerekiyor.@Ancelina : ehe 🙂 çok teşekkür ediyorum.a iyi ben de yalnız olmadığımı anlamış bulunmaktayım 🙂

  7. JG ~ says:

    >Tüyap'ta harbiden çok değişik(?) insanlar oluyor. Yorum bile yapamayacağım tipler bile çıkabiliyor hatta. Neyse, arkadaşının saçlarına bayıldım çok güzel olmuş bence de ahaha:D ayrıca Tutunamayanlar'ı neden 'tutuna-mayanlar' şeklinde yazmışlar acaba kapakta, bana garip geldi. (ayrıntılara takılıyorum sanırım:)) ve ve ve oha! Bon Jovi mi? *-* Benim tanıştığım tek ünlü Asi'deki Demir'di. (Adını bile bilmiyorum gerçi) Tanıştığım zamanlarda da Bütün Çocuklar'ımda oynuyordu -ki ben bunu tanışana kadar bilmiyordum. Tatilde tanıştığım kız çok seviyordu, o tanıdı zaten.-

  8. 8ex-en8 says:

    >Houşuna gitmiştir senin onu araman. Error 296…

  9. >Ay iyiki uğramışım sana içimi açtın valla..ne sevimli bir anlatış tarzın var..çok farklısın..çevrenle ilgili görsel analizlerine bayılıyorum..hep böyle kal..hep böyle kal..

  10. Hazel says:

    >JG: Kediciğin saçlarıyla oynuyorum böyle sıkıldıkça :))Tutunamayanları neden öyle ayırdılar ben de emn değilim.Genelde bilmeyenler tutunmayanlar şeklinde okuyorlar -_-@88 : kendi fantesilerini üstüme aktarmasan 🙂 ağzının payını vermek için aradık, egomuzu tatmin etmek için değil.Sonunda yanımızdaki bi erkeğe telefonu verip küfrettirmek daha da güzeldi.@crazywomenrosemary: beğendiğine sevindim 🙂 hem de çok 🙂

  11. çizer says:

    >yeni insanlarla tanışıp kaynaşmak ve toplumu gözlemlemek adına hep derim ki ben: "SERVİS DEĞİL ,MİNİBÜS" 🙂 gerçi bilirsin ben iett sever insanım hazel 😉

  12. Hazel says:

    >eheh bilmez miyim asldklşksd.

Leave a reply to Hazel Cancel reply